«
  1. Anasayfa
  2. Ekonomi
  3. 6. Türkiye Sermaye Piyasaları Kongresi ‘Karbon Nötr’ olarak gerçekleştirildi

6. Türkiye Sermaye Piyasaları Kongresi ‘Karbon Nötr’ olarak gerçekleştirildi

6-turkiye-sermaye-piyasalari-kongresi-karbon-notr-olarak-gerceklestirildi.jpg

Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği (TSPB) tarafından bu yıl altıncısı gerçekleştirilen Türkiye Sermaye Piyasaları Kongresi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yazılı mesajının ardından Hazine ve Maliye Bakanı 

Dr. Nureddin Nebati’nin açılış konuşmalarıyla başladı. 

 

 ‘Finansın Ötesi: Dünyanın Geleceğine Yatırım’ temasıyla ‘Karbon Nötr’ olarak gerçekleştirilen 6. Türkiye Sermaye Piyasaları Kongresi’nde 15 panelin yanı sıra 15 farklı başlıkta eğitim programında yurtdışından ve ülkemizden 100’e yakın uzman, akademisyen, kamu yönetimi, sivil toplum örgütü ve reel sektör temsilcileri bilgi ve deneyimlerini paylaştı. 

 

Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği’nin (TSPB) gelenekselleşen Türkiye Sermaye Piyasaları Kongresi’nin altıncısı 1 Aralık 2022 tarihinde İstanbul’da gerçekleştirildi. Kongre, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yazılı mesajının okunmasıyla başladı. T.C Hazine ve Maliye Bakanı Dr. Nureddin Nebati, Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı İbrahim Ömer Gönül, Borsa İstanbul Genel Müdürü Korkmaz Ergun ve TSPB Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Öztop’un açılış konuşmalarıyla devam etti.

 

‘Finansın Ötesi: Dünyanın Geleceğine Yatırım’ temasıyla düzenlenen 6. Türkiye Sermaye Piyasaları Kongresi’nde, iklim krizi ve dijitalleşme nedeniyle yaşanan ikiz değişimin dünya ve Türkiye’nin geleceğini nasıl şekillendireceği konusu; “Sürdürülebilir Finansın Geleceği”, “Dijital Finansın Geleceği”, “Ekonomi ve Sermaye Piyasalarının Geleceği” olmak üzere üç başlık altında ele alındı. Her bir başlık altında 5’er panel olmak üzere eşzamanlı olarak toplamda 15 panel gerçekleştirildi. Panellerin yanı sıra reel sektörden, yatırımcılara, başta üniversite öğrencileri olmak üzere gençlere yönelik farklı konularda 15 eğitim düzenlendi. 

 

TSPB, kongre nedeniyle ortaya çıkan karbon emisyonunu sürdürülebilirlik sponsorları tarafından hesaplatıp, ikinci taraf görüşü olarak doğrulattıktan sonra sera gazı karşılığında Gold Standart tarafından sertifikalandırılmış karbon kredisi alarak karbon salımlarının denkleştirilmesi ile yeşil bir kongre gerçekleştirmeyi hedefledi. Bu hedef doğrultusunda 6. Türkiye Sermaye Piyasaları Kongresi, Türkiye’nin iklim değişikliği eylem planı çerçevesinde yeni dönemde ülkemizin net sıfır emisyon hedeflerine ulaşmasına katkıda bulunmak amacıyla “Karbon Nötr Kongre” olarak gerçekleştirildi.

 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan Kongre’ye yazılı mesaj

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kongre’nin açılışına gönderdiği yazılı mesajında şunları söyledi: 

 

“Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği’nin kıymetli yöneticileri, Sermaye Piyasası Kurulumuzun değerli mensupları, sizleri en kalbi duygularımla, saygıyla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyor, Türkiye Sermaye Piyasaları Kongresi’nin 6’ncısının ülkemiz, milletimiz, ekonomimiz ve tüm yatırımcılarımız için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Yurt dışından Kongreyi teşrif eden misafirlerimize, ülkemize ve güzel İstanbul’umuza hoş geldiniz diyorum. “Finansın Ötesi: Dünyanın Geleceğine Yatırım” temasıyla düzenlenen Kongreye katkı sunacak herkese şimdiden teşekkür ediyorum. Medeniyetlerin, kültürlerin ve kıtaların kavşak noktası İstanbul’umuzu, küresel finansın da merkezlerinden biri yapma irademizi halen koruyoruz. Ekonomide, diplomaside, ticarette, turizmde, ulaşımda ve daha pek çok alanda attığımız adımlarla bu hedefimize doğru emin adımlarla ilerliyoruz. Sermaye piyasaları konusunda artık bir marka haline gelen Kongrenin, bizlere bu gayretlerimizde anlamlı katkı vereceğine inanıyorum. 

 

Küresel koronavirüs salgınının ve ardından yakın coğrafyamızda yaşanan sıcak çatışmaların Türkiye’yi farklı bir konuma taşıdığını görüyoruz. Güçlü sağlık altyapısı, üretim gücü, hızlı toparlanma kabiliyeti ve daha pek çok avantajıyla ülkemiz, son yılların yükselen yıldızlarından biri olmuştur. Ukrayna-Rusya krizinin ilk günlerinden itibaren başarıyla sürdürdüğümüz dengeli ve uzlaştırıcı politikalar, Türkiye’nin oyun kurucu rolünü daha da pekiştirmiştir. Yabancı yatırımcıların, sermaye piyasalarımız dâhil ülkemize yönelik artan ilgisi, Türk ekonomisine ve diplomasisine duyulan güvenin tezahürüdür. Bazı kendini bilmezlerin sermaye piyasalarımızı hedef alan talihsiz ve art niyetli açıklamaları, bu gerçeği asla değiştirmeyecektir. Türkiye, 21’inci asra damga vuracak bir vizyonla her alanda yazdığı başarı hikâyelerine yenilerini eklemeyi sürdürecektir. 2 Sermaye piyasalarımızın da Türk ekonomisindeki bu dinamizmden olumlu etkilenerek, büyüme yolculuğunu devam ettireceğine inanıyorum. Türkiye’ye güvenen, ülkemize yatırım yapan, Türk ekonomisinin aydınlık geleceğine itimat eden tüm yatırımcılara kapımızın da gönlümüzün de açık olduğunu tekrar ifade etmek istiyorum. Bu düşüncelerle bir kez daha Kongrenin başarılı geçmesini diliyor, icrasına görev alanlara teşekkür ediyor, sizlere sevgilerimi, saygılarımı sunuyorum. Sağlıcakla kalın.”

 

Karbon Nötr Kongreye teşekkür

T.C Hazine ve Maliye Bakanı Dr. Nureddin Nebati 6. Türkiye Sermaye Piyasaları Kongresi’nin açılışında yaptığı konuşmada, sermaye piyasaları için artık geleneksel bir nitelik kazanan kongrenin, sektörün en büyük etkinliği haline geldiğini belirterek, etkinliğin, çok geniş bir yelpazede ilgili tüm paydaşları bir araya getirdiğini söyledi. Nebati, bu yıl karbon nötr bir kongre düzenleyerek sürdürülebilirlik adına bir ilke imza atan ve Türkiye'nin net sıfır emisyon hedeflerine ulaşmasına katkıda bulunmayı amaçlayan TSPB'ye teşekkür etti.

 

Sermaye piyasalarının ‘Türkiye Ekonomi Modeli’ açısından öneminden bahseden Bakan Nebati, model kapsamında uzun vadeli hedeflerini adım adım gerçekleştirmeye devam ettiklerini, katma değeri yüksek ve ihracata konu ürünlerin yurt içinde üretiminin teşvik edilmesi, savunma sanayinin güçlendirilmesi, enerjide üretim kapasitesini artıracak projelere ağırlık verilmesi ve yeşil kalkınma hamlesi gibi adımların ülkenin potansiyelini her geçen gün daha fazla açığa çıkarmasını sağladığını anlattı. 

 

Nebati, bu sürecin en önemli sacayaklarından birisisinin de finansal sistem olduğunu ifade ederek, "Finansal sistemin fonlama ihtiyacı ve likiditesi, ekonomik yapının sağlıklı bir şekilde işleyebilmesi için hayati önem taşıyor. Şirketlerimizin karlı ve verimli iş planlarının uygun şekilde fonlanabilmesi için finansal sistemin güçlü bir kapasiteye ve ürün çeşitliliğine sahip olması gerekiyor" diye konuştu.

 

"Salgın sonrası güçlü büyüyen ülkelerden olmayı sürdürüyoruz"

Bakan Nebati, bir yandan küresel ölçekte içinden geçilen sancılı süreçlere şahitlik ederken, bir yandan da çok ciddi paradigma değişimlerine şahit olduklarını belirterek, küresel salgınla birlikte yaşanan değişimlerden bahsetti. Aldıkları tedbirler sayesinde tüm dünya olumsuzluklarla boğuşurken geçen yıl yüzde 11,4 ile son 50 yılın en hızlı büyümesini gerçekleştirdiklerini ifade eden Nebati, "2022 yılının ilk 9 aylık döneminde de yüzde 6,2'lik güçlü bir büyüme kaydetmeyi başardık. Böylece, Kovid-19 salgını sonrasında güçlü büyüme kaydeden ülkelerden biri olmaya devam ediyoruz" dedi.

 

Bakan Nebati, içinden geçilen zorlu süreçte tüm dünyada enflasyon oranlarının rekor yüksek seviyelere ulaştığına değinerek, "Ardı ardına gerçekleştirilen faiz artışları, bugün dünyayı hızla resesyona doğru sürüklemiştir. Ancak biz, bu süreçte kararlılıkla uyguladığımız Türkiye Ekonomi Modelimizle yatırım ve üretimden taviz vermeden, istihdam ve ihracatta artışlar sağlayarak emin adımlarla ilerlemeye devam ediyoruz" açıklamasında bulundu.

 

"Katılım Finans Kanunu çalışmalarını kısa süre içerisinde tamamlayacağız"

Hazine ve Maliye Bakanı Nebati, sermaye piyasaları kapsamında atılan adımlardan bahsederek, hem yatırımcıların bilinçlendirilmesi hem de sermaye piyasasında uzun vadeli bir perspektifin oluşturulması hedefiyle tüm sermaye piyasası kurumlar ve ilgili paydaşlarla daha fazla iş birliği içerisinde olmaya önem verdiklerini söyledi.

 

Türkiye'nin faizsiz finans alanında önemli bir üs haline dönüşmesi hedefleri doğrultusunda Katılım Finans Kanunu çalışmalarını kısa süre içerisinde tamamlayacaklarını dile getiren Nebati, "Bu sayede, bir yandan finansal ürün yelpazemizi genişletirken bir yandan da katılım finans sistemimizi sağlam bir yasal zemine oturtmuş olacağız" diye konuştu.

 

Nebati, şirketlerin de sermaye piyasalarını sadece tek bir ürüne veya tek bir finansman modeline odaklı bir mecra olarak görmemesi gerektiğini kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Aksine; şirketlerimizin erken aşama kuruluş dönemlerinden, büyüme ve olgunluk dönemlerine kadar tüm aşamalarda sermaye piyasalarından en iyi şekilde faydalanabilmelerini arzu ediyor ve buna cevap verebilecek bir ürün yelpazesiyle modern finansman modelleri oluşturuyoruz. Bu kapsamda; kitle fonlamasından, girişim sermayesi yatırım fonlarına ve ortaklıklarına; halka arzlardan, projeye dayalı menkul kıymetlere; menkul kıymetleştirme uygulamalarından gayrimenkul sertifikasına kadar her ölçekteki şirket ve projenin öz kaynak ya da borçlanma araçları yoluyla fonlama sağlayabileceği bir sermaye piyasası ekosistemini oluşturduk. Önümüzdeki dönemde de bu ekosistemi geliştirerek sermaye piyasalarındaki derinliği ve ürün çeşitliliğini artırmaya devam edeceğiz."

 

Nebati, Darphane Altın Sertifikası'nın tanıtımını geçen hafta gerçekleştirerek Borsa İstanbul nezdinde ihracını sağladıklarını, bu ihraçla 5 ton altın karşılığı 500 milyon adet sertifikanın yatırımcılara sunulduğunu anımsattı.

 

"Borsa İstanbul küresel ölçekte benzerlerinden pozitif ayrışıyor"

Bakan Nebati, sermaye piyasalarının büyümesini halka arzlarla sürdürdüğünü belirterek, "Kasım ayı itibarıyla 33 şirket toplam 14,2 milyar liralık halka arz gerçekleştirmiştir. Son 2 yıldaki halka arzlarla birlikte borsamızda işlem gören şirket sayısı da 482'ye ulaşmıştır. Piyasa derinliğinin göstergesi olan işlem hacmi açısından Borsa İstanbul'un küresel ölçekte dikkat çeken bir borsa olduğunu ve benzerlerinden pozitif ayrıştığını biliyoruz" şeklinde konuştu.

 

Borsa İstanbul'da işlem gören şirketlerin piyasa değerinin GSYH'ye oranının uzun yıllardır yüzde 20-30 arasında dalgalandığını, bu rakamın gelişmekte olan ülkelerde yaklaşık yüzde 60 civarında olduğunu dile getiren Nebati, "Hem ilk halka arzlar yoluyla, hem de bedelli sermaye artırımları ve ikincil halka arzlarla bu oranın ülkemizde de artırılması için borsada işlem gören şirketlerin nitelik ve niceliğinin artırılması önem kazanıyor" ifadesini kullandı.

 

Nebati, sermaye piyasalarının bugün, halka arzların yanında borçlanma araçları yoluyla da şirketlere finansman sağlama konusunda önemli bir alternatif mecra haline geldiğini, sermaye piyasalarından uzun vadeli fon talep eden şirketlere yatırımcıların ilgisinin önemli düzeyde arttığını gözlemlediklerini anlattı.

 

"Pay piyasasındaki yatırımcı sayısı 3,3 milyon seviyesine ulaştı"

Hazine ve Maliye Bakanı Nebati, mevcut tasarrufların sermaye piyasalarına yönelmesi konusunda son 2 yıldır sevindirici gelişmeler yaşandığını, vatandaşların sermaye piyasalarına ilişkin farkındalıklarının ve ilgilerinin giderek arttığını kaydederek, "Uzun yıllar boyunca pay piyasasındaki yatırımcı sayısı 1 milyon kişi civarında iken, son dönemde bu rakam 3,3 milyon seviyesine ulaşmıştır" diye konuştu.

 

Finansal okuryazarlık konusuna verdikleri öneme işaret eden Nebati, "Bu bakımdan, finansal okuryazarlığın erken yaşlarda kazandırılması, yeni yatırımcılara daha yoğun bilgilendirme yapılması, çevrimiçi ücretsiz eğitimlerin sağlanması ve profesyonel desteklerin daha uygun maliyetlerle sunulabilmesi temel önceliklerimiz arasında yer alıyor. Bu kapsamda; piyasadaki tüm paydaşların katılımıyla önümüzdeki dönemde bütüncül bir finansal eğitim portalını hayata geçirmeyi planlıyoruz. Böylece, her yaştan yatırımcılarımız güvenilir bilgiye kolayca erişerek finansal okuryazarlık yetkinliklerini artırma imkânına kavuşmuş olacaklar" açıklamasında bulundu.

 

Nebati, yurtiçi tasarruf oranının hem kamu hem de özel kesim tarafından artırılarak 2025'te yüzde 32,6'ya yükseltilmesini hedeflediklerini kaydederek, bu hedeflere ulaşabilmek için bireysel emeklilik sistemine özel önem verdiklerini vurguladı.

 

Attıkları adımlar sayesinde emeklilik yatırım fonlarının büyüklüğünün 395 milyar TL'ye yükseldiğini ifade eden Nebati, bu fonlardaki güçlü büyüme performansını destekleyerek sermaye piyasaları için kalıcı bir kaynak haline getirmeyi hedeflediklerini anlattı.

 

Nebati, yatırım fonlarına ilginin her geçen gün artmaya devam ettiğini kaydederek, "Bu ilgi sayesinde menkul kıymet yatırım fonlarının büyüklüğü 565 milyar liraya ulaşmıştır. Menkul kıymet yatırım fonları ve emeklilik yatırım fonlarındaki tasarruf düzeyinin toplamda neredeyse 1 trilyon lira sınırına dayanmış olması, ülkemizde yerli kurumsal yatırımcı tabanının oluşmaya başladığını açıkça gösteriyor" şeklinde konuştu.

 

"Dünya siyasetinde stratejik bir aktör konumuna gelmiş güçlü bir Türkiye var"

Bakan Nebati, Türkiye'de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde son 20 yılda yapılan yatırımlardan bahsederek, bugün mega altyapı projelerini büyük oranda tamamlamış, savunma sanayisindeki yerlilik oranını yüzde 20'lerden yüzde 80'lere taşımış, dünya siyasetinde stratejik bir aktör konumuna gelmiş güçlü bir Türkiye'nin bulunduğunu söyledi.

 

Artık vaktin Türkiye Yüzyılı'nı inşa etme vakti olduğunu dile getiren Nebati, bu yolda karşıların türlü sorunların çıkacağını veya çıkartılmak için çeşitli mahfiller tarafından özel çabalar sarf edileceğini bildirdi.

 

Nebati, "Ancak bizler, 20 yıl boyunca, nasıl ki her zorluğu aşmasını ve her krizi bir kalkınma fırsatına çevirmeyi başardıysak; hep birlikte yine aynı anlayışla ilerlemeye devam edeceğiz" ifadesini kullandı.

 

Bakan Nebati, "Türkiye Yüzyılı'nın inşasında, sermaye piyasalarımızın her geçen gün gelişmesi için gayret gösteren sizlerin de önemli roller ifa edeceğinize inancım tamdır. Hesabınızı, kitabınızı Türkiye Yüzyılı'na, büyüyen Türkiye'ye, hedef ülke Türkiye'ye göre yapın. Zihinsel dünyanızı lütfen değiştirin. Her türlü potansiyeli taşımaya hazırız. Yeter ki inanalım. İnandığımız andan itibaren bütün sorunların üstesinden geliyoruz" açıklamasında bulundu.

 

Açılış konuşmalarının ardından Bakan Nebati'ye tohum sertifikası ve günün anısına çeşitli hediyeler takdim edildi.

 

Halka arzlardaki artışla günlük ortalama işlem hacmi 100 milyar TL’nin üzerine çıktı

Kongrenin açılışında konuşan SPK Başkanı İbrahim Ömer Gönül, sermaye piyasasının son dönemde önemli bir ivme kazanarak yıllardır ulaşmak istedikleri seviyelere yaklaştığını belirtti. Gönül, uzun yıllardır 1 milyon civarında seyreden yatırımcı sayısının son zamanlarda 3,5 milyona yaklaştırdıklarını ifade ederek, halka arzlardaki artışın günlük ortalama işlem hacimlerinin 100 milyar TL’nin üzerine çıkmasına sebep olduğunu söyledi.

 

Bununla birlikte, bu ilgiyi sürdürülebilir hale getirmek, sermaye piyasasını bu seviyede tutabilmek ve daha ileri taşıyabilmek için tüm sektörün eskisinden daha fazla çaba göstermesi gerektiğini vurgulayan Gönül, şunları kaydetti: “Geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yıl da şirketlerimizin halka arzlara ilgisi devam etmektedir. 2022 yılında kasım ayının sonuna kadar 33 şirketin halka arzını gerçekleştirerek 14 milyar TL’nin üzerinde bir kaynak sağladık. Yılsonuna kadar halka arzlar devam edecek. Önümüzdeki dönemde de bu ilginin devam etmesini bekliyoruz. Son dönemde yatırım harcamaları artan şirketlerin uzun vadeli finansmana daha çok ihtiyacı olduğunu gözlemliyoruz. Uzun vadeli finansmanın en iyi finanse edilme yollarından birisinin de şirketler için halka arz yöntemi olduğunu tekrar vurgulamak istiyorum. Bu yıl borsada işlem gören şirketler tarafından öz kaynakla finansman sağlama yöntemi olan bedelli sermaye artırımları yoluyla da şirketlere 35 milyar TL kaynak sağladık. Bu sayede ilk defa halka arz olan şirketlerin yanında hâlihazırda payları borsada işlem görmekte olan şirketlerin de sermaye piyasaları tarafından kaynak sağlamasının önünü açtık.”

 

“Alternatif yatırım fonlarının kısa sürede 52 milyar TL büyüklüğe ulaşması sermaye piyasası adına sevindirici”

Gönül, sermaye piyasasının diğer önemli enstrümanlarının, özel sektör borçlanma fonları olduğuna işaret ederek, "Öz kaynak yoluyla finansman sermaye piyasasına has bir imkân iken, borçlanma araçları ve kira sertifikaları şirketler için banka kredilerinden daha ucuz bir kaynak sağlamaktadır. Şirketlerimiz tarafından 2022 yılının kasım ayı sonuna kadar yaklaşık 402 milyar TL’lik borçlanma aracı ve kira sertifikası ihracı gerçekleşmiştir" dedi.

 

Sermaye piyasasının derinliğinin artması için yatırım fonlarının büyümesine de oldukça önem verdiklerini ifade eden Gönül, "2022 yılı bu açıdan önemli bir yıl olmuştur. Kasım ayı itibarıyla menkul kıymet yatırım fonları ve emeklilik yatırım fonlarındaki tasarruf düzeyi 960 milyar TL’yi bulmuştur. Ayrıca portföy yönetim şirketleri tarafından yönetilen fonların toplam büyüklüğü de 1,2 trilyon TL’yi aştı” diye konuştu.

 

Gönül, bu fonların yanında son yıllarda dünyada öne çıkan ve alternatif yatırım fonları olarak adlandırılan girişim sermayesi yatırım fonları ve gayrimenkul yatırım fonlarının da benzer şekilde önemli gelişmeler kaydettiğine dikkati çekerek, “Girişim sermayesi yatırım fonlarının sayısı 134’e, fon toplam değeri ise 30 milyar TL’yi aştı. Gayrimenkul yatırım fonlarının ise sayısı 119’a ulaşırken, toplam büyüklüğü ise 22 milyar TL’yi aşmış durumda” dedi. SPK Başkanı Gönül, 2014 yılından itibaren ülke mevzuatına kazandırılan alternatif yatırım fonlarının yapılan yasal değişiklikler sonrası kısa sürede 52 milyar TL büyüklüğe ulaşmasının sermaye piyasası adına sevindirici bir gelişme olduğunu belirtti.

 

“Finansal okuryazarlık, önümüzdeki dönemde de Kurulumuzun en çok önem verdiği konulardan biri olacak”

 

Gönül, seçtikleri temayla sürdürülebilirlik konusunda farkındalık yaratan ve bu konuda katkı sağlayan TSPB’ye teşekkürlerini ileterek, sürdürülebilirliğin, SPK olarak üzerinde önemle durdukları ve gelecekte daha da önem kazanacağını tespit ettikleri konulardan olduğunu söyledi.

 

İklim finansmanının, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin en önemli unsurlarından biri olduğuna değinen Gönül, sözlerini şöyle sürdürdü: “İklim değişikliğini azaltmak ve bu değişime uyum sağlamak için yapılacakların finansmanında sermaye piyasalarından yararlanmanın çok önemli olduğu kanaatindeyiz. Biz bu konuda SPK olarak 2022’de Yeşil Borçlanma Aracı, Sürdürülebilir Borçlanma Aracı, Yeşil ve Sürdürülebilir Kira Sertifikaları için bir rehber yayımladık. IOSCO’nun ilkelerini baz alan Rehber ile bu araçların ihraçlarının uluslararası finansal piyasalardaki en iyi uygulamalardan biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Özellikle son 3 yılda yenilenebilir enerji alanında faaliyet gösteren şirketlerimizin halka arzlara gösterdiği talebi de oldukça önemli bir gelişme olarak görüyoruz. Ülkemizde 2016 yılında başlayan sürdürülebilir eurobond ihraçları hem reel sektör hem de finans sektörü tarafında gittikçe yaygın olarak kullanılmaktadır. Kurumsal yatırımcıların portföy yönetim tecrübesinden yararlanmak isteyenler için de sürdürülebilirlik temalı yatırım fonları yatırımcıya sunulmaktadır. Ekim 2022 itibarıyla sürdürülebilirlik temasına yatırım yapan veya temiz enerji gibi yenilenebilir enerji alanlarına odaklanan 30 civarında yatırım ve emeklilik yatırım fonumuz bulunmaktadır.”

 

SPK Başkanı Gönül, sermaye piyasalarına olan ilginin sağlıklı ve istikrarlı olmasının, finansal okuryazarlığı yüksek, bilinçli yatırımcı sayısını artırmaktan geçtiğini belirterek, finansal okuryazarlığın, gelecek dönemde de SPK’nın en çok önem verdiği konulardan biri olacağını vurguladı.

 

Bu kapsamda geleneksel hale gelen ve bugüne kadar 14 bin üniversite öğrencisinin sertifika almaya hak kazandığı SPK seminerleri, üniversite ve il ziyaretlerinin de artarak devam ettiğini anlatan Gönül, “Tasarruf sahiplerinin piyasalar konusunda daha analitik bir bakış açısına sahip olması ve raporlara daha kolay ulaşabilmesi için gerekli tedbirleri almaya devam ediyoruz” diye konuştu. 

 

Gönül, bu noktada, aracı kurumların başta kurumsal finansman olmak üzere araştırma ve analiz bölümlerini geliştirmelerinin sektörün geleceği açısından uzun vadeli bir yatırım olarak baktıkları konulardan olduğunu ifade ederek, gelecek dönemde yatırımcıların nitelikli raporlara daha kolay ulaşacağı platformu da hayata geçireceklerini bildirdi.

 

"Blockchain teknolojileri, kripto paralar ve fintek gibi kavramların gelişimlerini yakından takip ediyoruz"

 

SPK Başkanı Gönül, piyasanın ihtiyaçlarını yakından takip etmek, gelişmeleri doğru okumak, öz eleştiri yapmak ve istişarenin sektörü ileri taşıyacağını belirterek, “Bu nedenle, sermaye piyasasının tüm oyuncularını bir araya getiren bu kongreyi, sektörün kendini gözden geçirip ihtiyaçlarını ortak akıl ile tespit edebilmesi için çok önemli bir fırsat olarak görüyoruz” dedi.

 

Küresel sermaye piyasalarının hızlı bir şekilde değişim geçirdiği bu süreçte, SPK olarak yeni ihtiyaçları yakından takip ettiklerini ve gerekli altyapıyı oluşturmak için gerekli gayreti sarf ettiklerini anlatan Gönül, sözlerini şöyle sürdürdü:

 

“Bu kapsamda, küresel finansal mimarideki dönüşümün anahtar kelimeleri olan blockchain teknolojileri, kripto paralar ve fintek gibi kavramların gelişimlerini yakından takip etmekte olduğumuzu belirtmek isterim. Finansal istikrar, yatırımcı güveni, sermaye birikimi ve sermayenin etkin bir şekilde şirketlere dağıtımında sermaye piyasasının kritik bir rolü hepinizin malumudur. SPK olarak tüm ölçekteki şirketlerin sermaye piyasası yoluyla finansmana erişimini kolaylaştırmayı ve bu sayede yenilikçi, dijital ve yeşil dönüşümün öncülüğünü yapan şirketlerin, sermaye piyasası aracılığıyla finansmana ulaşmasını amaçlıyoruz. Kurulumuz, yatırımcıların etkin korunması ve şirketlerin sermayeye kolay ulaşımı arasındaki hassas dengeyi gözeterek düzenleme, denetim, gözetim ve piyasayı geliştirme çalışmalarına devam etmektedir.”

 

Gönül, gelecek dönemde, sermaye piyasalarındaki risklerin daha yakından takibi için bir risk merkezi oluşturulması, karbon piyasasının geliştirilmesi, sürdürülebilirlik, finansal teknolojiler ve finansal okuryazarlığın yaygınlaştırılması konularındaki çalışmaları da kamuoyu ile paylaşacaklarını bildirdi.

 

SPK Başkanı Gönül, 6. Türkiye Sermaye Piyasaları Kongresi’nin daha güçlü bir sermaye piyasası için yararlı olmasını temenni etti.

 

“Borsa İstanbul olarak iş yapma modelimizi değiştirdik”

Borsa İstanbul Genel Müdürü Korkmaz Ergun Kongre’de yaptığı konuşmada, Borsa İstanbul olarak şirketlerin ve yatırımcıların, sermaye piyasalarının sunduğu imkânlardan, daha fazla faydalanmaları için çalıştıklarını belirtti. Ergun, “Borsamızın misyonlarından biri, ülkemizin sürdürülebilir büyümesi için, şirketlerimizin finansmanını sağlayan ekosistemin önemli bir parçası olmasıdır. Bu amaçla, Türkiye’nin 1000 büyük sanayi şirketlerinden, Borsada işlem görmeyenleri tek tek ziyaret ediyoruz. 15 farklı sanayi şehrimizde 152 şirketi birebir ziyaret ettik, ziyaret etmeye devam ediyoruz. Sanayi odalarında toplantılar düzenliyoruz. Çünkü Borsa olarak, iş yapma modelimizi değiştirdik. Sadece başvurudan sonra başvuruyu değerlendiren bir borsa değiliz artık. Başvurudan önce de, karar aşamasında ve hazırlık aşamasında, şirketlerimize destek veren bir Borsayız” diye konuştu. 

 

“Yatırımcı sayımız 3,3 milyona ulaştı”

Son iki senede 85 şirketin işlem görmeye başladığını anımsatan Ergun, bu şirketlerin halka arzından 36 milyar TL kaynak sağlandığını belirtti. Son iki senede 3000 adet borçlanma aracının işlem görmeye başladığını ifade eden Ergun, “Borçlanma araçlarının ihraçlarından 581 milyar TL kaynak sağlandı. Günlük ortalama işlem hacmimiz iki sene önce 26 milyar TL iken 2022 senesinde 63 milyar TL oldu. Şirket sayımız iki sene önce 394 iken 478’e yükseldi. Yatırımcı sayımız iki sene önce 1,2 milyon iken 3,3 milyona ulaştı. Bir taraftan piyasalarımız büyürken, diğer taraftan da, finansal hizmet ve ürünlerimizi çeşitlendirmeye devam ediyoruz” dedi. 

 

Finansal hizmet ve ürün çeşitliliği

Son 1 senede Emtia Pazarı’nı kurduklarını vurgulayan Ergun, şunları söyledi: “Darphane Altın Sertifikası işlem görmeye başladı. BIST Antrepoyu tamamladık, gümrük sahası dışında uluslararası bir saklama merkezimiz oldu. Sürdürebilirlik alanında 3 adet endeksi hesaplıyoruz. 21 Kasımda BIST Sürdürülebilirlik 25 endeksini hesaplamaya başladık. Bu endekse dayalı vadeli işlem sözleşmesini 13 Ocak’ta açacağız. Sürdürebilirlik temalı 21 adet fon bulunmaktadır. Şirketlerimize sürdürülebilirlik eğitimleri veriyoruz. Şimdiye kadar 243 şirketimizden 403 katılımcıya eğitim verdik. Şirketlerimiz için Sürdürülebilirlik Rehberi, Entegre Raporlama Rehberi ve İklim Raporlaması Rehberi hazırladık. Katılım finansı alanında 5 adet endeks hesaplıyoruz. Bu katılım endekslerinin üzerine kurulmuş 34 adet fon bulunmaktadır. Katılım finansı kriterlerini sağlayan şirket sayısı geçen sene 163 iken, şirketlere tek tek verdiğimiz eğitim ve destek sayesinde bu sayı 194’e yükselmiştir. 21 Kasımda BIST Katılım Temettü Endeksini hesaplamaya başladık. Böylece yatırımcılar, hem katılım finansı ilkelerine uyan, hem de düzenli temettü dağıtan şirketlere ortaklık kültürü kapsamında yatırım yapabilirler. Borsamızın sekretaryasını yürüttüğü, İslam İşbirliği Teşkilatı Borsalar Forumu kapsamında İSEDAK 50 Shariah Endeksi Fonu kuruldu ve 2 Ağustosta işleme açıldı.”

 

“Karbon Piyasası kuracağız”

Kurulan fonun Türkiye, Suudi Arabistan, Katar, Kuveyt, BAE, Malezya ve Endonezya’dan şirketleri içerdiğini belirten Ergun, “Borsa İstanbul’da işlem gören hisse senetlerine yatırım yapmak üzere Abu Dabi ile Türkiye Şeria Borsa Yatırım Fonunu kurduk ve 9 Ağustos’ta Abu Dabi Borsası’nda işlem görmeye başladı. TLREFK, Türk Lirası Gecelik Katılım Referans Getiri Oranını hesaplamaya başladık. Hesapladığımız tüm endekslerin IOSCO kriterlerine uyumu için çalışmalarımızı ve ESMA’ya başvuru hazırlıklarımızı tamamladık. Devlet İç Borçlanma Senedi Vadeli İşlem Sözleşmelerini  işleme açtık. Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası’nda, bir açılış seansı yapılmasına başladık” dedi. 

 

Korkmaz Ergun, kuracakları iki piyasadan da bahsetti. Ergun, şöyle konuştu: “Karbon Piyasası, Türkiye’nin 2053 net sıfır emisyon hedefine ulaşması ve Avrupa Birliği sınırda karbon mekanizması için önemli bir bileşendir. Girişim Sermayesi Pazarı, halka arzı düşünen, ancak halka arza henüz hazır olmayan şirketlerin, büyümeleri için gerekli olan fonu sağlayabilmeleri amacıyla, sadece sermaye artırımı yoluyla nitelikli yatırımcılara ihraç yapmasıdır. Böylece, büyüyen ve kurumsallaşan bu şirketlerin halka arza hazır hale gelmesi hedeflenmektedir. Arz tarafında, daha fazla şirketin, çeşitli kaynak temini imkânına kavuştuğu, talep tarafında ise daha geniş bir yatırımcı tabanına ulaşıldığı, ayrıca piyasa ihtiyaçlarına göre, yeni ürün ve hizmetlerin geliştirildiği, özetle, piyasaların büyümesine odaklandığımız bir hedefle, İstanbul’un uluslararası finans merkezi konumuna güç katmaya devam edeceğiz. Bu süreçte, şirketler ve yatırımcılar ise en kıymetli paydaşlarımız, aracı kurumlarımız bizim en önemli iş ortaklarımızdır.” 

 

“Ülkemiz sermaye piyasaları yaklaşık 40 yılda uluslararası ölçeğe ulaştı”

6. Türkiye Sermaye Piyasaları Kongresi’nin açılış konuşmasını yapan Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Öztop, konuşmasına ülkemizde modern anlamda sermaye piyasalarının tarihsel deneyimine dikkat çekerek başladı. Öztop, “Ülkemizde sermaye piyasalarının tarihi Osmanlı Döneminde 1866'da İstanbul’da kurulan ve 1873 yılında çıkarılan bir nizamnameyle “Dersaadet Tahvilat Borsası” adını alan Borsaya dayanıyor. Ancak Osmanlı Dönemi ve Türkiye Cumhuriyeti döneminde atılan birtakım adımlara rağmen ülkemizde düzenli, kesintisiz ve kurallar içerisinde çalışan sermaye piyasaları 1981 yılına gelinceye kadar oluşturulamadı.   1981 yılında yürürlüğe giren 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu çerçevesinde kurulan Sermaye Piyasası Kurulu’nun faaliyetine geçişinin ardından 1985 yılında İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nın da faaliyete geçmesiyle birlikte sermaye piyasalarımızın bugünkü modern yapısının temel taşları oluşturulmaya başlandı. Dolayısıyla sermaye piyasalarımızın yaklaşık 40 yıllık bir tarihinden söz ediyoruz. Söz konusu 40 yılda sermaye piyasalarımız, istikrarlı bir şekilde büyümesini sürdürüyor” dedi.

 

Öztop, 2013 yılında İMKB’nin yerini Borsa İstanbul’a bırakması sonrasında dijitalleşme süreçlerinin hızlandığını, Merkezi Kayıt Kuruluşu ve Takasbank’ın yanı sıra TSPB üyelerinin de dijitalleşme yolcuğunda attığı adımlarla birlikte sermaye piyasasının her geçen gün daha dijital hale geldiğini söyledi. Öztop, “Bu dönüşümünde etkisiyle sermaye piyasalarımız gerek kurumları gerek ürün çeşitliliği, gerekse ülke ekonomimize yarattığı katma değer ile birlikte ülke ekonomisinin önemli bir yapı taşlarından biri haline geldi” ifadesini kullandı. 

 

“Yatırımcı sayısı 3 milyonu aştı”

Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Öztop, son iki yılda pandeminin yarattığı zorluklara rağmen, kamu-özel tüm sermaye piyasası kurumlarının dijital dönüşüme uyumu, Birlik üyelerinin kesintisiz olarak sundukları teknolojik hizmetler ve hükümetin sermaye piyasalarını destekleyen politikalarının etkisiyle sermaye piyasalarının çok başarılı bir performans sergilediğini söyledi. Gerek arz, gerek talep tarafında tarihi rekorların kırıldığı ve yatırım ekosisteminin güçlendiği bir dönemin yaşandığına dikkat çeken Öztop, “Alternatif getiri arayışında olan yeni yatırımcıların sermaye piyasalarına yönelimiyle sektörümüz gelişmeye devam ediyor. Uzun yıllar 1 milyon seviyesinde takılı kalan pay piyasası bakiyeli yatırımcı sayısı, hızla artarak Kasım 2022 itibariyle 3.3 milyon seviyesini aştı. Her ay işlem yapan pay senedi yatırımcı sayısı da hâlihazırda 1.7 milyon kişiye yakın. Yatırım fonları tarafında yatırımcı sayısı aynı hızda büyümese de portföy yönetim sektörümüzün yönettiği toplam varlık büyüklüğünün 1 trilyon liraya aşmasını çok olumlu değerlendiriyorum diye konuştu.

 

“Sermaye piyasaları iki yılda şirketlere 85 milyar TL kaynak yarattı”

Yerli yatırımcıların artan ilgisinin şirketlerin halka arza yönelimini de beraberinde getirdiğine dikkat çeken Öztop şunları söyledi: “2021 yılında 52 şirketin halka arzı gerçekleştirildi. Kasım sonu itibariyle bu yıl 33 şirketin halka arzı oldu. Böylelikle iki yılda halka arz yoluyla şirketlerin sermaye piyasalarında sağladığı kaynak 35 milyar lirayı aştı. Sermaye artırımlarını da eklediğimizde son iki yılda sermaye piyasalarımız şirketlerimize toplam 85 milyar liraya yakın kaynak yarattı. Bununla beraber İSO 1000 listesinde yer alan şirketlerden Borsada işlem gören sayısı 100’ün altında. Buradan şirketlerimizi halka açılmaya davet ediyorum. Halka arz düşük maliyetli bir finansman kaynağı olmanın yanı sıra şirket paylarına likidite sağlamakta, şeffaflık ve kamuyu aydınlatma vasıtasıyla şirketlerin ve şirket ürünlerinin hem yurtiçinde hem de yurtdışında tanınmalarına yardımcı olmaktadır. Halka açılmanın şirketlerimize bir diğer faydası ise daha hızlı bir şekilde kurumsallaşabilmelerine yardımcı olmaktadır. Finans sektörümüzün en kapsayıcı meslek örgütü olan Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği olarak sermaye piyasalarının derinleşmesinin şirketlere, yatırımcılara ve ülkemizin sürdürülebilir büyümesine çok yönlü katkı sağlayacağını her fırsatta dile getiriyoruz. Sektörümüzün büyümesini sürdürebilmesinin yolu da yatırımcı ihtiyaçlarına uygun hizmet verebilmekten geçiyor. Bu anlamda yerli yatırımcıların ilgisini bir fırsat olarak görüyoruz ve bu fırsatın iyi değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyoruz.” 

 

“Yatırımcıların korunması ve bilgilendirilmesi her zaman odak noktamız…”

“Hepinizin bildiği gibi sermaye piyasalarımızın büyümesi için en temel değer yatırımcının korunması ve bilgilendirilmesi” diyen Öztop, sözlerine şöyle devam etti: “Birlik olarak gerek etkinliklerimiz gerekse de iletişim çalışmalarımızda, ‘yatırımcının korunması ve bilgilendirilmesi’ her zaman odak noktamız oldu. Yıllardır yatırımcıların bilgilendirilmesi için çeşitli etkinlikler düzenliyoruz. Yine de, sermaye piyasalarına yatırım yaparken “duyum” ile yatırım yapan yatırımcıların olduğunu biliyoruz. Yatırım, insanlarımızın geleceğini doğrudan etkileyen önemli bir karardır. Bu vesileyle yatırımcılarımıza sermaye piyasaları araçlarını bilgiye dayalı, iyi analiz ederek karar vermelerinin önemimi tekrar hatırlatmak isterim. Yatırımcılar öncelikle risk profillerini iyi analiz etmeli ve sermaye piyasaları yatırımlarının getiri potansiyelinin yanında risk unsuru taşıdığını da unutmamalılar. Diğer yandan, aracı kurumlarımızın olağandışı fiyat dalgalanmalarına karşı risk yönetim sistemlerine ve belirli periyotlarla stres testlerine çok ama çok önem vermesi gerekiyor. Daha aracı kurumlarımızın iç kontrol, iç denetim ve risk yönetimi süreçlerini sürekli gözden geçirmelerini ve her türlü riske karşı sistemlerini azami ölçüde güçlendirmelerini bekliyoruz. Büyük emeklerle oluşturduğumuz ve daha çok geliştirmek için büyük çabalar sarfettiğimiz sermaye piyasalarımızda kurumlarımızı ve yatırımcılarımızı korumak için üzerimize düşen görevleri hep beraber yerine getirmeliyiz.”

 

“İkiz değişimin finansmanında sermaye piyasalarının rolü”

Dijitalleşmenin yarattığı dönüşüm ile ekonomilerin çevresel ve toplumsal etkilerini temel alan yeşil dönüşümün birbirinden ayrılmaz nitelikte olduğunu ifade eden Öztop, başta Avrupa Birliği olmak üzere Türkiye’nin de içerisinde yer aldığı birçok ülkenin ekonomilerini ikiz dönüşüm temelinde şekillendirdiğini vurguladı. Öztop, “Bu anlamda da üretimden, tedarik zincirine, sanayiden finansa, sermaye piyasalarına kadar tüm alanları etkileyen radikal bir değişim söz konusu. Yaşanan bu değişimin finansmanında ise sermaye piyasalarının etkin bir rol oynadığını ve gelecekte öneminin daha da artacağını görüyoruz. Artık gelenekselleşen ve sektörümüzün en büyük etkinliği haline gelen ve bugün altıncısını gerçekleştirdiğimiz Türkiye Sermaye Piyasaları Kongresi’nde bu dönüşümün geleceği nasıl şekillendireceğini kapsamlı bir şekilde ele alacağız” dedi. 

 

“Ana temamız, Finansın Ötesi: Dünyanın Geleceğine Yatırım”

Öztop; ‘Finansın Ötesi: Dünyanın Geleceğine Yatırım’ temasıyla gerçekleştirdikleri 6. Türkiye Sermaye Piyasaları Kongresi’nde dünyanın gündeminde olan ve geleceği şekillendirecek konuları, “Sürdürülebilir Finansın Geleceği”, “Dijital Finansın Geleceği”, “Ekonomi ve Sermaye Piyasalarının Geleceği” olmak üzere üç başlık altında ele alındığının altını çizdi. Öztop, “Kongremiz kapsamında her bir başlık altında 5’er olmak üzere eşzamanlı toplamda 15 panel gerçekleştireceğiz. Panellerin yanı sıra reel sektörden, yatırımcılara, başta üniversite öğrencileri olmak üzere gençlere yönelik farklı konularda 15 eğitim gerçekleştireceğiz. Panel ve eğitimlerde yurtdışından ve ülkemizden 150’ye yakın ünlü uzman, akademisyen, sivil toplum örgütü, kamu ve reel sektör temsilcisi deneyimlerini bizlerle paylaşacak” diye konuştu. 

 

“Kongremizi Karbon Nötr gerçekleştiriyoruz”

Sürdürülebilirliğin öncelikli bir politika haline gelmesi gereken bir sürecin içerisinde olunduğunu kaydeden Öztop, “İklim krizi ile mücadeleyi hayatımızın her alanına yerleştirmemiz gerekiyor. Birlik olarak bu nedenle 6. Türkiye Sermaye Piyasaları Kongremizi “karbon nötr” olarak gerçekleştireceğiz. Kongremiz nedeniyle ortaya çıkan karbon ayak izimizi hesaplatıp, ikinci bir taraftan doğrulatıp, sonrasında karbon piyasalarından alacağımız kontratlarla karbon salınımımızı nötrleştireceğiz. Bu anlamda ülkemizde gerçekleştirilecek panel, kongre, çalıştay gibi tüm etkinliklere örnek teşkil edeceğimizi ve ‘yeşil etkinlik’ anlayışının yerleşmesinde öncü rol oynayacağımızı düşünüyoruz. Ayrıca geçen yıl olduğu gibi bu yılda Kongremizde yer alan konuşmacılarımız ve kayıt yaptıran tüm katılımcılarımız adına daha yeşil bir gelecek ve sürdürülebilir yaşam amacıyla insansız hava araçları ile 15.000 adet tohum topu atışı gerçekleştireceğiz” dedi. 

 

15 bin adet tohum atılacak

Kongre’de sosyal sorumluluk projesi kapsamında Ecording ile bir anlaşma da yapıldı. Kongreye katılacak her katılımcı ve panelistler adına insansız hava araçlarıyla (drone) ulaşılması zor alanlara 15.000 adet tohum topu atışı gerçekleştirilecek. İklim krizine karşı ormanlaştırmaya ve biyoçeşitliliğin gelişimine teknolojiyle katkıda bulunmak amaçlanıyor. Ayrıca Kongre günü fiziki olarak katılan konuklara 2.000 adet ecoBox (mini metal saksı, ekim bilgilendirme kartı, can suyu kapsülü, cam tohum kapsülü, toprak paketi, taşınabilir kraft kutu, tohum takip QR kod kart) dağıtılarak sürdürülebilirlik hedefini güçlendiriyor. Söz konusu sosyal sorumluluk projesinin sponsorluğunu Osmanlı Yatırım Menkul Değerler üstlendi. 

 

Kongrede NFT 

6. Türkiye Sermaye Piyasaları Kongresi’nde önceki kongrelerden farklı olarak 2 saat süreli eğitim/atölye çalışması ile Kongreyi fiziki ve online ziyaret edecek katılımcılar için ‘6. Türkiye Sermaye Piyasaları Kongresi Hatıra NFT’ (nitelikli fikri tapu) çıkarıldı. Ayrıca, söz konusu atölye çalışmasında kongrenin üç ayrı teması olan “Sürdürülebilirliğin Geleceği”, “Dijitalleşmenin Geleceği” ve “Ekonomi ve Sermaye Piyasalarının Geleceği” üzerine de NFT hazırlanacak ve isteyen katılımcılara ücretsiz erişimi sağlanacak. 

 

Kongre sponsorların desteğiyle gerçekleşti 

6. Türkiye Sermaye Piyasaları Kongresi, T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Sermaye Piyasası Kurulu desteklediği, Borsa İstanbul A.Ş., İstanbul Takas ve Saklama Bankası A.Ş. ve Merkezi Kayıt Kuruluşu A.Ş’nin ana sponsorluğunda gerçekleşti. Kongre’nin platin sponsorluğunu Garanti BBVA Yatırım ve Oyak Yatırım üstlendi. Kongre’nin altın sponsorluğunu TEB Yatırım ile Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası yürütecek. Yatırım Finansman Menkul Kıymetler ve Ahlatcı Yatırım Menkul Değerler ise Kongre’nin gümüş sponsoru oldu. Kongre’nin ana konuşmacı sponsorluğunu Akbank üstlenirken, mobil uygulama sponsoru Ak Yatırım olacak. Akbank, Ak Yatırım ve Aktif Bank panel sponsorları arasında yer alıyor. 

 

Katılımcılara özel hediyeler

Kongre katılımcılarına çeşitli hediyeler de verildi. Online katılımcılar için de sponsorlar tarafından 3.000’e yakın hediye veridi. Gün boyunca düzenlenen paneller ile eğitim/atölye çalışmalarını izleyen katılımcılar, stant ziyaretlerinden de kazandıkları puanlarla bu hediyelerden almaya hak kazandı. 

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Bir Cevap Yaz

HaberHD Hakkında

Bir Cevap Yaz

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlendi *